
Meral, sabahın ilk ışıkları Çekmeköy escort tepelerini aydınlatırken uyanmıştı. Eski, rutubet kokan tek gözlü bir odada yaşıyordu. Küçük penceresinden cimcif dışarıya baktığında karşısında yükselen apartmanlar, ona her zaman hayatın ne kadar katlı olduğunu hatırlatırdı. Kimi insanlar asansörle çıkarken yukarı, o her şeyi merdivenle tırmanmak zorundaydı. Hem de her gün, hem de hep tek başına.
Meral kırk yaşındaydı. Gençliğinde hayalleri vardı; belki küçük bir pastane açmak, belki de tiyatrocu olmak isterdi. Ama erken yaşta içine düştüğü zor hayat, hayallerinin üstünü kirli ellerle kapatmıştı. Ailesi, onun yalnızca “evlenip düzen kurmasını” istemişti.
Yıllarca istemediği bir adamla yaşadı. Şiddet, ihmal ve aşağılama hayatının rutini olmuştu. En sonunda dayanamadı. Bir gece, sırt çantasına birkaç eşya koyarak evden kaçtı. Yol onu Çekmeköy’e getirdi. Orman seksi kenarında, terk edilmiş bir bina gölgesinde ilk gecesini geçirdi. Üşüdü. Korktu. Ama ilk kez özgür hissetti.
Çekmeköy escort, belediyenin kadın destek birimine başvurdu. Bir süre barınma desteği aldı. Gönüllülerin desteğiyle bir temizlik işine girdi. Kazandığı ilk parayla ikinci el bir bisiklet aldı. Temizlikten arta kalan eskort zamanlarında sokak sokak dolaşıp evlere kek, börek yapıp satmaya başladı. Artık kimse onun geçmişini sormuyordu. İnsanlar, onun yaptığı işe, gözlerindeki ciddiyete bakıyordu.
Bir gün, küçük bir dükkân kiralayabileceğini fark etti. İçinde birkaç masa, bir fırın ve bir çay ocağı olan sade bir yerdi. Ama Meral için bir saraydı. Üzerine “Meral’in Mutfağı” yazılı küçük bir tabela astı. O gün gözyaşlarıyla açtı kapıyı.
Bir yanıt yazın