Cimcif Seven Kartal Escort Derya

Derya, Kartal’ın kenar mahallelerinden birinde, harabe bir apartmanın bodrum katında yaşıyordu. Henüz 25 yaşındaydı ama ruhu sanki ellisini çoktan geçmiş gibiydi. Hayat, ona ne çocukluk vermişti ne gençlik… Hep bir mücadele, hep bir yokuş.

Derya, Mardin’de doğmuş, daha çocuk yaşta ailesiyle birlikte İstanbul’a göç etmişti. Babası işsiz, annesi ise hastaydı. Evdeki sorumluluklar erken yaşta onun omuzlarına yıkılmıştı. Okula gitmek yerine küçük yaşlardan itibaren temizlikçilik yapmış, kardeşlerini büyütmüş, hayattan çok şey istememeyi öğrenmişti. Ama en acısı, çocukluğunda uğradığı istismarın izleriyle yaşamayı öğrenmek zorunda kalmasıydı.

On sekizine bastığında evi terk etti. Kendine yeni bir hayat kuracağını sanmıştı ama gerçekler hayallerinden acıydı. Sığınacak bir yer, güvenebileceği bir insan yoktu. Bir gün Kadıköy rıhtımında tanıştığı biri ona “kolay para kazanabileceği” bir yol gösterdi. Çaresizdi. Açlıktan bayılacak hale geldiği gün, istemediği bu yola girdi. Önce utandı, sonra alışmaya çalıştı.

Kartal escort, sahile uzak bir sokakta, ucuz bir pansiyonda kalıyordu. Geceleri müşteri bekliyor, gündüzleri yorgun bedenini dinlendirmeye çalışıyordu. Her geçen gün, içindeki umut biraz daha sönüyordu. İnsanların bakışları, aşağılamaları, sessiz yargıları ruhunu kemiriyordu. “Ben de bir insanım” diye bağırmak istese de sesi boğazına düğümleniyordu.

Bir gece, karanlık bir sokakta bir müşteri tarafından darp edildi. Polis geldi, ifadesi alındı ama kimse ilgilenmedi. O olay, onun için bir dönüm noktasıydı. Artık ya bu hayattan kurtulacaktı ya da sonsuza kadar yok olacaktı.

O gece, bir kadın derneğinin broşürünü eline aldı. İlk defa bir yere sığınmak istedi. Derneğe gittiğinde titriyordu. Ama orada dinlenmek, anlaşılmak, sarılmak ne demekmiş öğrendi. Bir yıl boyunca psikolojik destek aldı, sığınma evinde kaldı, meslek edindirme kursuna yazıldı.

Şimdi Kartal escort bir kafede çalışıyor. Düşük bir maaşla ama başı dik bir şekilde geçimini sağlıyor. Geceleri uyuyabiliyor. En önemlisi, kendisine inanıyor. Hayatın yükü hâlâ ağır, ama bu kez taşıdığı yük ona ait; başkasının değil.

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir