
Maltepe escort arka sokakları, gündüz vakti bile sessizliğin gölgesini taşıyordu. Yağmur çiseliyor, kaldırım taşlarında biriken su damlaları eski hatıralar gibi birikiyordu. Bu sessizliğin içinde, 25 yaşındaki Zeynep seks hızlı adımlarla yürüyordu. Sırtında yıpranmış bir çanta, aklında ise bitmek bilmeyen hesaplar vardı. Kirayı nasıl ödeyeceğini, yarın ne yiyeceğini ve belki de en çok, bu hayattan nasıl çıkacağını düşünüyordu.
Zeynep, Maltepe’ye beş yıl önce gelmişti. Henüz 20 yaşındayken ailesinden kaçarak İstanbul’a sığınmıştı. Baba şiddeti, yoksulluk ve çaresizlik dolu bir evin içinden, hiç tanımadığı bu büyük kente kaçarken yanında sadece umut vardı. Ancak İstanbul, ona hiç de dostça yaklaşmadı. İlk zamanlar bir tekstil atölyesinde çalıştı. Uzun saatler, düşük escort ücretler, sömürü… Yetmedi. Sonra bir gün, ev arkadaşının tanıştırdığı “müşterilerle” para kazanmaya başladı. Her şey bir kezle başlamıştı. Sonra ikinci, üçüncü derken, Zeynep artık geceleri Maltepe escort bazı sokaklara “alışkın” hale gelmişti.
Bir pansiyon odasında kalıyordu. Duvarları sararmış, camları buğulu odasında yalnızdı. Ne arkadaşı vardı, ne de ailesiyle bir bağ. Ama her sabah kalktığında yüzünü yıkayıp aynaya baktığında, “Bu ben değilim” diye fısıldardı kendine. O fısıltı zamanla bir çığlığa dönüştü.
Bir gün, Maltepe sahilinde yürürken bir kitapçı vitrininde, “Kendini yeniden yarat” başlıklı bir kişisel gelişim kitabı dikkatini çekti. O an içindeki kıvılcım yeniden alev aldı. Gün içinde çalışmadığı saatlerde, sessizce milf kitaplar okumaya başladı. Belediyenin kadın destek merkezine gidip psikolojik destek aldı. Danışmanıyla konuştukça, yaşadıklarının suçlusu olmadığını fark etti.
Zeynep, birkaç ay içinde gece işini tamamen bırakmayı başardı. Önce bir kafede çalışmaya başladı. Dürüst bir yaşam kolay değildi; kazancı azdı, yorgunluğu fazlaydı ama başını yastığa huzurla koyabiliyordu. Sonra açık liseye yazıldı, liseyi bitirdiğinde üniversite hayali kurmaya başladı.
Bugün hâlâ Maltepe escort yaşıyor. Aynı sokaklardan geçiyor, ama bambaşka bir kadın olarak. Artık her sabah uyandığında aynaya bakıp “Bu benim” diyebiliyor. Geçmişi silinmedi, izleri duruyor ama o izler, kim olduğunu hatırlatıyor sadece — bir savaşçı olduğunu.
Bir yanıt yazın