
Pendik escort arka sokaklarında geceler daha uzundu. Sessizlik yalnızlığa karışıyor, karanlık daha ağır geliyordu. 21 yaşındaki Gül, soğuk kaldırım kondom taşlarının üzerinde yavaş adımlarla yürürken, gözleri yerde, aklı geçmişteydi. Henüz çocuk yaşta bir kadına dönüşmüştü; hem de kendi isteği dışında.
Gül, Diyarbakır’ın kenar mahallelerinden birinde doğmuştu. Babası baskıcı, annesi çaresizdi. Evde sevgi yerine korku büyürken, Gül’ün hayalleri erken yaşta söndü. Liseyi okuyamadı. 17 yaşında evden kaçıp İstanbul’a geldiğinde, çantasında birkaç kıyafet, cebinde birkaç lira vardı. Pendik seksi escort tanımadığı bir akrabasının yanına sığındı. İlk zamanlar ev temizliğine gitti, bulaşıkçılık yaptı. Ancak para yetmiyor, yaşam her gün daha da zorlaşıyordu.
Bir gün sokakta tanıştığı bir kadın, “Gece çalışırsan iyi para kazanırsın,” dedi. Gül, önce inkar etti, sonra sustu. Aç kalmakla, sokakta kalmak arasında bir tercih yapmak zorunda kaldı. Ve geceleri, Pendik hırçın esc arka sokaklarında bambaşka biri olarak yaşamaya başladı.
Her sabah uyandığında aynaya bakmak zorlaşıyordu. Bedeni çalışıyor ama ruhu çöküyordu. Kimseye güvenemiyor, kimseyle konuşamıyordu. Yalnızlığı, onu her geçen gün daha da içine çekiyordu. Ta ki bir sabah Pendik sahilinde otururken, bir sosyal destek merkezinin broşürünü görene kadar:
“Kadın Dayanışma Merkezi – Meslek kursları, barınma desteği, terapi imkânı.”
Şüpheyle ama çaresizce gitti. İlk defa biri ona “Neden buradasın?” değil, “Nasıl yardımcı olabiliriz?” dedi. Gözyaşları içinde her şeyi anlattı. Onu dinlediler. Yargılamadan. Acısını küçümsemeden. Aşçılık kursuna yazıldı. Fırının sıcaklığı, hayatına ilk defa huzur kattı. Unun, şekerin, emeğin içinde kendini yeniden buldu.
Altı ay sonra, Pendik escort küçük bir pastanede çalışmaya başladı. Artık geceleri değil, sabahları işe gidiyordu. Geçmişini silemezdi ama geleceğini değiştirmeye başlamıştı.
Bir yanıt yazın