
Üsküdar escort gün henüz ağarmıştı. Çay kokusu kıyıya vurmuş, martılar sabah telaşına çoktan başlamıştı. Elif, her zamanki gibi Kız Kulesi’ne karşı kurduğu kondom hayali izlemek için sahil banklarından birine oturdu. Üzerinde eski bir mont, elleri cebinde… Soğuk ama alışkındı. Hem havaya, hem de içine işleyen sessizliğe.
24 yaşındaki Elif, Diyarbakır’dan İstanbul’a gelmişti. Küçükken okuma hayali kurardı ama hayat onun için başka planlar yapmıştı. Ailesi onu erken yaşta evlendirmek istemiş, Elif de kendi yolunu seçmek için kaçmıştı. “İstanbul’da hayat kuracağım,” demişti kendine. Ama ne bilsin bu devasa şehrin, yalnız bir kadın için ne kadar acımasız olduğunu?
Üsküdar escort ilk geldiğinde gençti, umutluydu. Ancak birkaç hafta içinde parasız kaldı. Geceleri cami avlularında, gündüzleri kıraathanelerde artan yemeklerle karnını doyurdu. Günlerce duş alamadı, uyuyamadı. Sonra biri yaklaştı. Yardım teklif etti. Elif önce reddetti. Ama karnı aç, başı eğikti. Sonunda o teklifi kabul etti — ve hayatı geceye döndü.
İstemeden, çaresizlik içinde kadınlığını paraya çevirmeye başladı. Kendini kaybediyordu ama içinde bir parça hâlâ direniyordu. O parçayı her sabah deniz oral kıyısına inip Kız Kulesi’ne bakarak hayatta tutuyordu. “Bir gün, bu hayattan çıkacağım,” diyordu içinden. “Bir gün, elimde çiçeklerle buradan geçeceğim.”
Bir sabah, İcadiye Caddesi’nde yürürken, duvara yapıştırılmış bir afiş gördü:
“Kadın Dayanışma Merkezi: Yalnız değilsiniz.”
Öylesine not aldı numarayı. Akşam aradı. Ertesi gün gitti. Kapıyı açtılar. Dinlediler. Ağladı, sustu, sonra konuştu. Orada gerçek bir yardım eli uzandı ona. Terzilik götten kursuna başladı. Psikolojik destek aldı. Ve yeniden, yavaş yavaş kendini kurmaya başladı.